Türkiye'yi de Etkisi Altına Alan "Kore Dalgası"

Son birkaç yıldır etrafta bir Kore sevgisi aldı başını gidiyor. Özellikle Gangnam Style o tuhaf dansıyla ortalığı kasıp kavurdu. Sadece Türkiye’de değil, Asya başta olmak üzere; film, dizi, müzik, kültür, eğlence ürünleriyle dünyanın her yerini saran “Kore Dalgası”na Koreliler “hallyu” adını veriyor. Konuyla ilgili Kore sevgisi manyaklık derecesine ulaşmış olan güzel, sevimli, tatlı güccük kuzen Zehra’yla sohbet ettik. Ben sordum, o da bayıla bayıla anlattı. Olayı kaynağından çözmeyi her zaman severim :p  ( Gülerdem Blog GB*-Kuzen Zehra KZ* şeklinde kısaltılmıştır. : ))))

GB: Sevgili Kuzen, teenage dediğimiz, ne idüğü belirsiz yaş grubunda gördüğümüz Kore ve Koreli sevgisinin nedeni nedir?

KZ: Yalnız Kore sevgisi yaşla sınırlı olan bir şey değil.

GB: Tamam daha röportajımızın başında hemen çemkirme. : ) Ama en çok garson boylarda görüyoruz bu sevgiyi.

KZ: Kişisel boyutunu anlatacak olursam, pek sevgili kuzenim (Kübra Ablam) yıllar önce bana bir Kore filmi izletmişti. Filmleri çok kaliteli oluyor öncelikle bunu söyleyebilirim. Bir film izledikten sonra başka filmlerden izleyesi geliyor insanın. Ardından 2008 yılında TRT ekranında yayınlanan Saraydaki Mücevher dizisini izledim. Benim Kore maceram böyle başladı. Filmlerini, dizilerini izledikçe daha yenilerini izleme isteği uyanıyor ve izliyorsun. Dizileri Türk dizileri kadar uzun değil. Tarihi olanlar dışında en fazla 25 bölüm. Sıkmadan, tadında bırakmayı biliyorlar. Dizi müzikleri oldukça iyi oluyor ve buradan da K-Pop diye adlandırdığımız Kore Popu’na atlıyoruz. Müzik grupları genellikle kalabalık oluyor, ama Allah var iyi müzik yapıyorlar. Kore’de sanata önem veriliyor ve biz Türk gençleri kayıtsız kalamıyoruz. İlgimizi çekiyor diziler, filmler ve şarkıları. Tüm Kore seven insanları düşünecek olursam, burada çeşitli faktörler devreye giriyor. Kiminin çekik gözlülere olan sevdası, kiminin yabancı ülke kültürlerine olan ilgisi… Farklı nedenlerden dolayı seviliyor Kore. Tabi, itiraf edecek olursak 16-20 yaş arası kızların gözü oğlanlarda. E onlarda çok şeker oluyorlar yahu! Gerçi, birçoğumuz kültürünü seviyoruz. Kore yemekleri yemek istiyoruz, oraya gitmek istiyoruz. Ben kültür, dizi ve K-Pop sevenlerdenim.

 GB: İnsan tadını bilmediği yemekleri yemek ister mi?

KZ: Kendi adıma konuşacak olursam, ben Kore kültürünü de çok seviyorum ve kültürlerini tanımak istiyorum. Yemek de kültürün içine giriyor sonuçta. Kültür sevdalıları tadını bilmediği şeyi dener efendim. Mesela, daha dün ramen yedim. Rameni kısaca açıklayacak olursam, erişte çorbası gibi bir şey. Uzun kurt gibi eriştelerin sebzeli ve baharatlı suda yüzdüğünü hayal edin. Öyle bir şey... Tadına gelince... Bu kısmı geçelim bence. GB: Geçmeyelim, tadı nasıl? KZ: Tadı... Nasıl anlatsam ki? Acıydı. Daha ilk seferde gidip en acısını almışım, ağzım burnum yandı. Bir daha acılısını yiyebileceğimi zannetmiyorum fakat diğer türlerini de deneyeceğim! Kore kültürünü öğrenmek istiyorsam, yiyeceklerinin tadını da bilmeliyim diye düşünüyorum.Yediğim acılı ramenin tadı fena değildi. Ama dediğim gibi çok acıydı. GB: Nereden buluyorsunuz bu yemekleri? KZ: Real ve Migros’ta var. Makarnaların olduğu bölüme gidin, kutuyla satılıyor. Hazır yemek gibi bir şey aslında… Alıyorsun, açıyorsun sosunu döküp üç dakika kaynar suda bekletiyorsun. Afiyet olsun!  GB: Hadi siz ergenler Kore popunu ve Koreli gençleri seviyorsunuz, ileri yaşın hayranlığı neden? KZ: Öncelikle iltifatın için teşekkür ediyorum. İleri yaşın hayranlığı da aynı aslında. Sonuçta ben de büyüyeceğim ama biliyorum ki Kore sevgim geçmeyecek. Sebeplerimse hala aynı olacak. Onlar da Kore filmlerini, dizilerini, müziklerini seviyorlar. İstisnalar varsa bilemem ama dediğim gibi, genel neden hep aynıdır. GB: Benim hala anlamadığım bir şey var ya… Neden Japonya, Malezya, Yeni Zelanda, Özbekistan değil de Kore? Kültürse hepsinin kendine özgü kültürü var. KZ: Tercih mevzusu olabilir. Haha Japon oğlanları çok da yakışıklı değil. Sadece şaka yapıyorum. Japonların da animeleri meşhur mesela. Ben de animeleri severim, vaktim oldukça izlerim ve anime seven binlerce insan var. Biz şu an Kore'yi konuştuğumuz için Kore hayranları fazlaymış gibi görünüyor. Gerçi, fazlayız ama neyse. Animeciler de çok fazla Türkiye'de.  GB: Bir de Japoncular var yani… Dünyadan bîhaberim: D Aslında en başta sormam gereken bir soru; bu Kore dalgası dediğimiz dalga ne zamandan beri Türkiye sahillerine vuruyor? KZ: Son 1-2 yılda daha çok artmaya başladı. Ama uzun zamandır vardı. GB: Kore'de en yaygın din Konfiçyüslük ve Budizm… En hassas sorumu sorayım. Gençlerin bu Kore hayranlığı inanç noktasında tehlike teşkil eder mi? KZ: Büyük kısmı Hıristiyan diye biliyorum. Sonra Budizm geliyor olabilir. Daha sonra ateizm geliyordur. Ama Müslümanlar da var orada. Ayrıca, okuduğum haberlere göre Güney Kore’de Müslümanlığı araştıranların sayısı gitgide artıyormuş. Bu cidden hassas bir konu… Yüzeysel olarak düşününce bir sorun yok gibi gördüm açıkçası ama biraz daha derinlere inince, yani ne bileyim Kore sanata çok önem veren bir ülke, her gün yeni müzik grupları çıkıyor. Müzik çok ön planda… Dans ve müzik beraber gidiyor. Diğer yaşıtlarımı düşünecek olursam kimileri etkilenebilir. Ben de onlar gibi idol olmak istiyorum diye düşünüp imanlarını zedeleyebilirler. Ama biz akıllı, dini, imanı bütün insanlarız Allah'a şükür. Etkilemez diye düşünüyorum sonuç olarak. GB: Son zamanlarda evimizden çıkmayan bebemizin beliğimizin dinlediği Gangnam Style’ı söyleyen zat-ı muhteremde mi Koreli? KZ: Evet aynen öyle. PSY amcamız da Güney Koreli. Son zamanlarda Kore'nin bilinmesini sağlayan bir neden de PSY. Gangnam Style damga vurdu dünyaya. Korece şarkılardan nefret edenler, Gangnam dinliyorlar etrafta. GB: Bir kaç gün önce bu dans ile ilgili bir bilgi aldım şöyle ki…( Lafı ağzıma tıkadı : ) KZ: Çocukların öldürülmesiyle ilgili mevzu mu? GB: Evet. Bu dans Antik Çin ve Antik Kore zamanında Budizm inancına göre çocuk kurban etme ritüellerinde yapılan bir dansmış. Koreliler dünyada ve Türkiye’de bu kadar sevildiğini bildiği için kültür ve sanat yoluyla dini inançlarını insanlara empoze etmeye çalışıyor olabilirler mi? KZ: Bu dans konusunun doğruluğu hakkında inan ki bir bilgim yok. PSY'a sorulduğunda atlardan ilham aldığını söylemiş. Bir taraftan da böyle haberler çıkıyor. Doğruluk payı hakkında gerçekten bir bilgim yok lakin bu tarz şeylerin imanı, bütün insanları etkileyeceğini zannetmiyorum. Bu sadece Müslümanlar için geçerli değil. Hristiyanlar, Yahudiler ne bileyim farklı dinlere mensup insanların dinlerine inançları tamsa, ne kadar çok severse sevsinler bir dansın onları etkileyeceğini, karşı tarafında empoze etmeyi başarabileceğini sanmıyorum. GB: Olgun insanların etkilenmesi tabii ki zor ama 5-6-7 yaşlarındaki çoluk çocuk dinliyor bunu. Örnekse Erdem deliriyor bu dans için. Ben onun bilinçaltına bunun yerleşmesini istemiyorum. KZ: Medya bu haberleri çıkarmazsa, kimse gerçeği bilmez ve empoze edip edemeyecekleri tartışılmaz. Herkes atlardan dolayı diye düşünür ve bir süre sonra da unutulur. GB: O zaman bu konuda da suçu medyaya atıp yorumu da hemen üstteki fotoğrafı gören okucuyulara bırakarak bu röportajı bitirelim. : ) Verdiğin bilgiler için teşekkürler güccük kuzen.  KZ. Rica ederim. Dipnot: Gerçek Kore sevdalarının röportaj hakkındaki yorumlarını ve eklemek istediklerini çok merak ediyor ve bekliyorum. Tüm Koreseverleri Facebook sayfamı beğenmeye davet ediyorum. Zira ilerleyen günlerde Kore sevgisiyle ilgili en ilginç, en komik ya da en hüzünlü anısını anlatan bir kişiye ödüllü bir etkinlik düzenlemeyi düşünüyorum. Sevgiler...